AK Parti Elazığ Milletvekili Ejder Açıkkapı, “Planlı sanayi alanları, girişimcilik kültürü ve nitelikli insan kaynağıyla Türkiye son 21 yılda küresel bir üretim üssü haline gelmiştir; bununla ancak gurur duyulur, ‘daha iyisi olsun’ temennisinde bulunulur.” dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının 2024 yılı bütçe görüşmelerinde, milletvekilleri söz aldı.
CHP Karabük Milletvekili Cevdet Akay, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının ülke için çok önemli bir bakanlık olduğunu vurgulayarak, “Böyle önemli bir bakanlığın 78 milyar 995 milyonluk bir bütçeyle kalması bizi üzüyor. Gerçekten daha fazla pay alması gerekir 11 trilyon 911 milyarlık bir bütçe içerisinde yani yüzde 1 bile değil, binde 6’lık bir rakam.” diye konuştu. Akay, konuşmasında Sayıştay raporlarında gördüğü eksiklik ve sıkıntılara dair değerlendirmede bulundu.
HEDEP Van Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, yaşamsal önemde etkinlik ve çalışmaları olması gereken bir bakanlığın bütçesinin görüşüldüğünü belirterek, “Burada ‘bilimsel çalışma’ dediğimizde, ‘teknoloji üretimi’ dediğimizde, daha çok emekçiden, işçiden yana konuşmalıyız diye düşünüyorum. Bugün KOBİ’ler de en yaygın üretim merkezleri içinde yer almaktadır. Dolayısıyla, sayıları milyonları bulan üretenler konuşulmadan, emekçilerin hakkı teslim edilmeden yapılan sunumlar da bizce eksiktir ve sermaye taraftarlığıdır.” görüşünü paylaştı. Sayyiğit, teknoloji ve bilimin üretileceği yerlerin, üniversiteler olduğunu, ancak 1980’lerden bugüne YÖK eliyle üniversitelerin özerkliğinin ortadan kaldırıldığını ileri sürdü.
AK Parti Elazığ Milletvekili Ejder Açıkkapı, “Planlı sanayi alanları, girişimcilik kültürü ve nitelikli insan kaynağıyla Türkiye son 21 yılda küresel bir üretim üssü haline gelmiştir; bununla ancak gurur duyulur, ‘daha iyisi olsun’ temennisinde bulunulur. Savunma sanayisine baktığımız zaman askeri insansız hava aracı üretiminde dünyada bir numara olmak, ancak ve ancak bir övünç kaynağı olmalıdır.” sözlerini sarf etti.
CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, bakanlığın sanayicilere kullandırdığı kredinin takibinin yapılmadığına, Sayıştay raporlarında yer verildiğini öne sürerek, kredilerin kime verildiğini, takibinin neden yapılmadığını sordu. Yıllar geçmesine karşın Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının kapsamlı bir çalışma yapmaması nedeniyle kalkınma ajanslarının kendi bölgelerinde etkili ve verimli çalışmalarının engellendiğini söyleyen Erdem, kalkınma ajanslarının hukuksal kimliğinin yasal bir zemine oturtulamadığını kaydetti.
MHP Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk, bir ülkenin savunma ve güvenlik alanındaki bağımsızlığının o ülkenin ekonomik ve finansal bağımsızlığını da arttırdığını da belirtti. Öztürk, Organize Sanayi Bölgelerinin mevcut sanayi kapasitesini artırdığını dile getirerek, “Bu minvalde, roket ve roket sistemleri alanında da Kırıkkale’de bir ihtisas organize sanayi bölgesi kurulmasının, savunma sanayisinin geliştirilmesi noktasında çok faydalı olacağı kanaatindeyim.” diye konuştu.
“Sanayide durgunluk var”
İYİ Parti Ankara Milletvekili Adnan Beker, Türkiye’nin savunma sanayisi alanında bir hayli yol katettiğini ve güzel gelişmeler olduğunu anımsatarak, “İHA, SİHA teknolojisi, yerli otomobilimiz TOGG, TCG Anadolu gemimiz gerçekten hepimizin göğsünü kabartıyor. ASELSAN, HAVELSAN, TAİ ve Makine ve Kimya Endüstrisi başta olmak üzere, emeği geçen tüm kurum, kuruluş, kişiler ve bürokratlardan Allah razı olsun.” ifadesini kullandı. Beker, bu projeler kendilerini gururlandırırken, sanayide bir durgunluk olduğunu savunarak, esnafın, sanayicinin, işveren ve işçilerin seslerini duyuramadığını söyledi.
HEDEP Hakkari Milletvekili Öznur Bartin, iktidarın 2024 bütçe teklifinde de sermayenin, savaşın bütçesini gördüklerini ileri sürerek, bu savaş bütçesinin etkilerinin en derin yaşandığı yerin Kürtlerin yoğunlukta yaşadığı iller olduğunu iddia etti.
Hakkari ve çevre kentlere, sanayi ve teknoloji alanında yatırımlar yapılsaydı işsizlik ve yoksulluk kenti olmayacağını ve sosyoekonomik göstergelerde bu bölgenin kentlerinin son sıralarda yer almayacağını savunan Bartin, bir harita göstererek “Aslında TÜİK’in ve diğer birçok resmi kurumun verileri de kürdistan haritasını göstermektedir.” dedi.
Bartin’in bu ifadesi üzerine, bazı milletvekilleri tepki gösterdi.
Komisyon Başkanı Mehmet Muş, farklı görüşlere rağmen uyulması gereken Anayasa ve kanunlar olduğunu belirterek, “Anayasa’nın 3. maddesi devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütün olduğunu ifade eder. Sayın Bartin, kaldırdığınız, gösterdiğiniz o haritada ne yapıyor Türkiye Cumhuriyeti Devleti? Daha fazla yatırımın gitmesini istediği yerlere daha fazla teşvik veriyor, daha fazla şirketi oraya yönlendirmeye çalışıyor. O gösterdiğiniz harita kürdistan bölgesi değil. 6. bölge olarak, daha fazla yatırımın gitmesini istediğimiz yerler olarak bulunmakta.” açıklamasında bulundu.
Muş, Kürt kimliğine savaş açmak, Kürtlerin kazanımlarına saldırmak gibi bir şeyin olamayacağını, herkesin Türkiye Cumhuriyet vatandaşlığıyla bu ülkeye bağlı olduğunu kaydetti. Herkesin hakkının aynı olduğunu belirten Muş, “Sizin ile Sayın Bakanın hakkı aynı, onun sizden bir kuruş fazla hakkı yok bu ülkede.” ifadesini kullandı.
Mehmet Muş, kasıtlı olarak bir bölgenin geri bırakılması gibi bir şeyin de söz konusu olmadığını, geri kalmış olan bölgeleri hızla kalkındıracaklarını ve buna herkesin katkı vermesi gerektiğini vurguladı.
HEDEP Muş Milletvekili Sümeyye Boz’un da bütçe üzerine yaptığı konuşmada benzer ifade kullanması üzerine Muş, ona da Anayasa’nın 3. maddesini hatırlattı.
İYİ Parti Trabzon Milletvekili Yavuz Aydın ise bakanlığın bütçesi üzerine yaptığı konuşmada, HEDEP milletvekillerinin ifadelerine tepki gösterdi.
Aydın, HEDEP milletvekillerinin hem komisyonda hem de Genel Kurul’da benzer şekilde davrandıklarına dikkati çekerek, daha duyarlı olmaları talebinde bulundu.