Çeyrek altına talep fırladı: Yeni altını üretim fabrikası kuruldu
Darphane’nin çeyrek altın üretimi ocakta 1 milyon 826 bin 950, şubatta 2 milyon 260 bin 660, martta 2 milyon 460 bin 130, nisanda 3 milyon 53 bin 660, mayısta 1 milyon 443 bin 870, haziranda 368 bin 440 adet oldu. En yüksek üretim nisanda görülürken, geçen yılın ilk yarısına oranla toplam üretim artışı yüzde 3,6 olarak gerçekleşti.
Darphane’nin ürettiği diğer ziynet altın ürünlerine bakıldığında, 6 aylık süreçte 1 milyon 615 bin 585 adet yarım altın, 1 milyon 565 bin 802 adet tam altın, 135 bin 966 adet iki buçukluk ve 899 adet beşlik altın üretildi.
İlk yarıda üretilen toplam ziynet altın adedi 14 milyon 731 bin 962’ye ulaşırken, bu rakam 2023 sonunda 24 milyon 434 bin 311 olmuştu.
Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hekim, yaptığı değerlendirmede, çeyrek altın üretiminde mayıs ve haziran rakamlarının değişkenliğine işaret ederek, üretim miktarlarının vatandaşlar ve kuyumculardan gelen altın taleplerinin seyrine göre değiştiğini söyledi.
Yeni tarihli altınların yoğun talep gördüğünü ifade eden Hekim, şu bilgileri paylaştı:
Hekim, Darphane’nin Beşiktaş yerleşkesindeki mevcut fabrikasında tek vardiya olarak günlük ortalama 300-400 kilogram Cumhuriyet altını üretildiğini aktardı.
Dönemsel olarak oluşan aşırı taleple birlikte teslimatlarda gecikmeler yaşandığını anlatan Hekim, “Bu sorunun önüne geçmek maksadıyla Darphane’nin Kartal’daki yerleşkesinde yeni bir Cumhuriyet altını üretim fabrikası kuruldu. Birkaç aya kadar devreye almayı planladığımız yeni tesis, mevcut fabrika kapasitesinin çok üzerinde üretim yapacak modern ve yüksek teknolojiye sahip. Yeni fabrikanın devreye alınmasıyla Cumhuriyet altınlarında yaşanan dönemsel talep artışlarında gecikmelere fırsat vermeden vatandaşlarımızın talepleri karşılanacaktır.” diye konuştu.
Hekim, Darphane’de 5’i ziynet, 5’i de sikke olmak üzere farklı özelliklerde 10 çeşit Cumhuriyet altını üretildiğini kaydetti.
Gram altın üretiminin Darphane’nin yetkilendirdiği rafinerilerde yapılabileceğini anımsatan Hekim, sözlerini şöyle tamamladı: