“`html
T24 Sağlık
CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’na hitaben şu soruları yöneltti: “Tüm hastaların kayıtlarını tek bir veri sisteminde toplamak için aile hekimlerine baskı yapmanın, hedef belirlemenin ve sözleşmeleri feshetmekle tehdit etmenin amacı nedir? 85 milyon vatandaşımızın sağlık verilerini Anayasa’ya aykırı olarak toplama, işleme ve üçüncü şahıslarla paylaşma isteğiniz var mı? 85 milyon insanımızın en özel verilerini paylaşacağınız bu üçüncü kişiler kimlerdir?”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, parti genel merkezinde düzenlenen basın toplantısında, Aile Hekimliği Yönetmeliği ile ilgili olarak şunları söyledi:
“Aile hekimlerimiz ve ASM çalışanlarımız, ‘eziyet yönetmeliği’ olarak adlandırdıkları aile hekimliği sözleşme ve ödeme yönetmeliğindeki değişikliklere karşı iş bırakma eylemi düzenlemektedir. 19 Ekim’de bir uyarı mitingi gerçekleştirildi. Ardından 5-7 Kasım tarihleri arasında tekrar iş bırakma eylemi yapıldı. Her gün seslerini duyurmaya çalıştılar, ancak Sağlık Bakanlığına seslerini ulaştıramadılar. Aile hekimlerimiz ve ASM çalışanlarımız 2-6 Aralık tarihleri arasında yeniden iş bıraktılar ve bugün dördüncü günlerini kutluyorlar. Kamusal bir hizmet olan birinci basamak sağlık hizmeti gördüren aile hekimlerimizin işlerini zorlaştıran ve belirsiz hedeflerle gelir ile iş güvencesini tehdit eden bir yönetmelik konulmaktadır. Hastaların sık sık sağlık kuruluşlarına gitmelerinden ya da hiç gitmemesinden ailelerin aşı reddine kadar hekimleri cezalandırarak, memnuniyet ortalamasına göre hak edişlerini belirleyerek, entegre hastanelerde doktorlara ayda 5 nöbet vererek sağlık hakkını kısıtlamak akıl karı değildir. Günde en az 70-80 hastaya poliklinik hizmeti verilerek koruyucu sağlık hizmeti gerçekleştirilmesi mümkün değildir.”
“HPV, ROTA Virüs, Meningokok gibi aşıların ücretsiz ulusal aşı takvimine alınmadığını görüyoruz”
Yine aile hekimlerine, hastalara ait verilerin belirsiz bir amaca hizmet eden Hasta Yönetim Platformu HYP’ye kaydedilmesi şartı getiriyorsunuz. Yüzde 40 gibi bir hedefle ücret kesintisi ve sözleşme feshi tehdidinde bulunuyorsunuz. Yönetmelik yeterli değilmiş gibi, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda bazı değişiklikler içeren yasa teklifiyle Anayasa’nın iptal ettiği maddeleri yeniden Meclis’e taşımaktasınız. Anayasa’ya aykırı olan bu maddelerin yeniden yasalaştırılmasına yönelik girişimleri kaygıyla izliyoruz. Bu yasa teklifinde, Tip 1 diyabetli çocukların glukoz sensörü ve insülin pompası ihtiyaçlarının sosyal güvenlik kurumu tarafından karşılanması ile ilgili bir maddeye rastlayamıyoruz. Ayrıca HPV, ROTA Virüs ve Meningokok aşılarının ücretsiz ulusal aşı takvimine alınması gerektiğine dair bir düzenleme de bulunmamaktadır. Nadir hastalıklar için kullanılan yetim ilaçlar ile kanser hastalarımızın ihtiyaç duyduğu ilaçların geri ödenmesine ilişkin herhangi bir düzenleme göremiyoruz.
“Amacınız nedir?”
Öne çıkan yasa teklifinde, Sağlık Bakanlığına sağlık hizmetleri çerçevesinde bilgi toplama, işleme ve üçüncü kişileri paylaşma yetkisi geçirildiği görülmektedir. Özel sağlık verilerinin toplanması, işlenmesi ve üçüncü şahıslarla paylaşılması, Anayasanın 20. maddesi uyarınca açıkça özel hayatın gizliliğine ve kişisel verilerin korunması hakkına aykırıdır. Bu nedenle Sayın Sağlık Bakanı’na soruyoruz; Aile hekimlerini tehdit edici biçimde hedef alarak HYT kayıtları konusunda neyi amaçlıyorsunuz? 85 milyon insanımızın sağlık verilerini Anayasa’ya aykırı bir şekilde toplama niyetiniz nedir? Bu verilerin üçüncü kişilerle paylaşılmasının kimler için yapılacağını açıklayabilir misiniz?”
“Birinci basamak sağlık hizmetlerinin paralı hale getirilmesi kabul edilemez”
Kişisel sağlık verileri Anayasanın koruması altında olduğundan, bu tür yasaların daha önce Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğini unutmamak gerekir. İptal edilen düzenlemeler tekrar getirilirse, bu durum elbette ki yargı kararlarını ve Anayasa’yı hiçe saymak anlamına gelir. Bu mevcut yasa teklifiyle birlikte, Aile Sağlığı Merkezlerinde yabancı uyruklular ve göçmenler için koruyucu sağlık hizmetleri ücretli hale getirilmiştir. Yani, koruyucu sağlık hizmetlerinin kalitesini artırmak yerine, mesai dışında ücretli olarak sunulabilecek geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarını yasalaştırma çabası içindesiniz.
Bu durum, birinci basamak sağlık hizmetlerinin ücretli olması gerektiğine dair bir yaklaşımı da beraberinde getirdi ki, bu durum son derece hatalıdır. Böyle bir hamle, göçmenlerin koruyucu sağlık hizmetlerine erişimini kısıtlarken, sağlık bakanlığının maaş raporlarını ücretli hale getirerek hasta ile hekimi karşı karşıya getirecektir. Ayrıca, bilimsel temeli bulunmayan geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarının kamu sağlık hizmetlerine entegre edilerek ticari bir yapı haline getirilmesi söz konusudur.
“CHP olarak aile hekimlerimizin yanındayız ve halkımızın sağlık hakkını savunuyoruz”
Bu yasa teklifi ile sağlıkta katkı paylarının sepetteki miktarının on kat arttığını görmekteyiz. Artık, sağlık hizmeti almak için 200 TL’ye kadar katkı payları ile karşılaşılmakta; bu durum kamusal sağlık hizmetlerini de ücretli hale getirmektedir. Derin yoksulluğun yaşandığı ve milyonlarca insanımızın açlık sınırı altında hayat mücadelesi verdiği bir dönemde, halkın sağlık hizmetlerine erişiminin daha da zorlaşmasına sebep olmaktadır. Sağlık bakanlığının, sağlık hizmetlerini ticarileştirip özel hastanelerde kar amaçlı çeteleri koruma çabalarının yanı sıra, sağlığı bir insan hakkı olarak gözetmeye devam etmemiz gerekmektedir. Aile hekimlerimizin talepleri hem haklı hem de insani bir taleptir. Bizler yanındayız, destekliyoruz. Aile sağlığı merkezlerinde hekimlerimizin sorumlu olduğu nüfus sınırı, kesinti olmaksızın 2000 ile sınırlı olmalıdır. Aile Sağlığı Merkezleri kamu tarafından inşa edilmeli, gerekli fiziki ve tıbbi donanım sağlanmalıdır. Aile Hekimleri ve tüm ASM çalışanları kamu çalışanı olarak, emeklilikte insanca yaşam koşullarını sağlayacak bir çalışma sistemine sahip olmalıdır. Çalışma saatlerine dair düzenlemeler net bir şekilde belirtilmelidir. Ayrıca, HPV, rotavirüs, meningokok aşıları ulusal aşı programına alınmalı ve 65 yaş üstü ile risk grubundakilere COVID, pnömokok ve grip aşıları ücretsiz olarak sağlanmalıdır. Birinci basamak, koruyucu sağlık hizmetleri ve kamusal sağlık hizmetleri devletin asli görevleri arasında yer alır. Bu bağlamda mevcut yönetmeliğin ve ilgili kanun maddelerinin geri çekilmesini talep ediyoruz. CHP olarak aile hekimlerimizin yanında yer alarak halkımızın sağlık haklarını savunmaya devam edeceğiz.” (ANKA)
Mukadderat: Yalnız kalma korkusunun çözümü evlenmek mi? |
Günün öne çıkan haberleri… TIKLAYIN – Mehmet Y. Yılmaz | Aklımda deli bir soru! TIKLAYIN – Konum paylaşımına yeni düzenleme: İzin ve ceza sistemi getiriliyor – Süleyman Soylu: Devletime ve milletime hizmetimi tamamladım, bu son dönemim TIKLAYIN -Gökçer Tahincioğlu | Depremler için “sus” emri yargıdan: “İnsanlara yardım gitmedi” diyene hapis cezası TIKLAYIN – Bitcoin tarihinde ilk kez 100 bin doları aştı TIKLAYIN – Türkiye ve Rusya, Suriye’deki krize nasıl yaklaşıyor, fikir ayrılıkları ne kadar derin? TIKLAYIN – “Aslan’a çifte müjde”; “Fener’de son aday Traore”; “Tek adaylı seçime doğru”: İşte günün spor manşetleri… |
“`